Talat Eyüp ENSARİ

ÖZEL'İN CHP'Sİ KAYSERİ'DE NASIL OY İSTEYECEK?

4-5 Kasım tarihlerinde yapılan kurultayla Cumhuriyet Halk Partisi, önümüzdeki seçimlerde mağlup olacak yeni genel başkanını belirledi.

Kuva-yi Milliye ruhuyla kurulan CHP, önce İsmet İnönü eliyle 'ortanın solunda' konumlandı. Ardından da Bülent Ecevit tarafından bu konum pekiştirildi. 1980 darbesine dek Marksist terör oluşumlarına siyasi destek sağlanırken, darbe sonrası kendi tabirleriyle 'ulusalcı çizgiye' evrildi. Ta ki bir kaset operasyonuyla Kemal Kılıçdaroğlu genel başkan olana kadar..

Kılıçdaroğlu ile birlikte darbe öncesi siyasi anlayışına geri dönen CHP, marjinal sola siyasi zeminde de göz kırpmaya başladı. Bu yakınlaşmayla birlikte önce 2019 yerel seçimlerinde, ardından da 2023 genel seçimlerinde PKK terör örgütünün siyasi temsilcisi olan HDP ve YSP  (şimdiki adıyla HEDEP) ile saklı ittifaklar baş gösterdi. Kadrosunda Sezgin Tanrıkulu gibi terör örgütü elebaşı Apo'nun avukatını da barındıran CHP, kendisine psikolojik sınır olan yüzde 25'i geçmek için bu saklı ittifakı kendince mantıklı ve meşru buldu. Oysa ki büyük Türk Milleti'nin vicdanında PKK terör örgütü ile saklı ya da aleni yol yürüyen herkes damgalıdır. Zihinlere kazılıdır. Dolayısıyla CHP'nin iktidar olamama sorunun en önemli nedeni bizzat kendisidir.

Kılıçdaroğlu'na karşı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun himayesinde genel başkan seçilen Özgür Özel ise daha ilk ayını doldurmadan, Türk Milleti'nin CHP'yi tercih etmeme sebebini bir kez daha ispatlamaktadır. İlk açıklamasında tıpkı selefi gibi terörist Selahattin Demirtaş'a selam çakan, Türkiye aleyhinde bütün oluşumların gözdesi Osman Kavala'ya tahliye isteyen Özel kimseyi şaşırtmamıştır.

CHP Genel Başkanı Özel son grup toplantısında ise "Türkiye’de herkes eşittir ama Kürtler daha az eşittir" sözleriyle çıtayı daha da yükseltmiştir. Özel bu sözleriyle Türk Milleti arasında kendi siyaseti uğruna ayrımcılık ve ayrıştırıcılık yapmaktadır. 'Türkiye Yüzyılı' hedefiyle çıkılan yolda CHP milletin birlik ve beraberliğini nasıl dinamitleyeceğini göstermiştir. Artık HEDEP gibi bir partinin gereği kalmamıştır. CHP, HEDEP rolünü de üstlenmektedir. Kaldı ki Türkiye Cumhuriyeti kimliğini taşıyan her vatandaşa etnik kökenine bakılmaksızın her türlü hak tanınmaktadır. Aksini iddia edebilecek akli melekeleri yerinde olan kimse yoktur. Tabi ki dert, bölücülük veya emperyalizme taşeronluk değilse.

Yerel seçimlere 3 ay gibi bir süre kalmışken CHP Genel Başkanını bu söyleminin siyasi açıdan da ne kadar mahsurlu olduğunu söylemek gerek. Yarın Kayseri gibi milliyetçi seçmenin yoğun olduğu bölgelerde Özgür Özel oy istemeye geldiğinde vatandaş ona bu söylemlerini hatırlatmayacak mıdır? Ya da CHP'li adaylar seçim gezileri esnasında bu sorulara ne cevap verecekler? Şayet bu konuda İyi Parti ile ikili ortaklık için çıkacakları yola güveniyorlarsa Meral Hanım'ın da daha önceki eleştirilerini dikkate alıp, doğru partner seçmelerinde fayda vardır.

Diğer Makaleler