Talat Eyüp ENSARİ
SURİYELİLER GİDİNCE ÇÖKEN (!) KAYSERİ EKONOMİSİ
Temmuz ayı başında Kayserimizde Suriyeli bir sapığın, bir çocuğu istismarıyla başlayan ve birkaç gün boyunca süren olaylar ülke gündemine oturmuştu. Olayların tasvip edilmeyecek şekilde şiddete evrilmesiyle birlikte tüm gözler Kayserimizdeydi.
Velhasıl olaylar noktalandı. Kolluk kuvvetlerinin çalışmalarıyla lüzumlu görülen şüphelilerin adli mercilere sevki sürüyor. Gidişat böyleyken son günlerde siyasal İslamcı tayfa kentimizde Suriyelilerle röportajlar yapıp, mağduriyetlerini öne çıkarmaya çalışıyor. Doğrudur, muhacirlik zordur. Alışılmadık ortam ve kültür, bilinmeyen coğrafya ve insanlar.. Ama bilinmelidir ki Kayserili hemşerilerimiz 2010 yılından bu yana ellerinden gelen misafirperverliği sergilemiştir. Evlerini açıp, helal rızıklarını sadece Suriyelilerle değil tüm sığınmacılarla paylaşmaktadır. Hâl böyleyken Kayserilileri kamuoyunda yabani gösterenlerin hepsi bölücünün, ırkçının ta kendisidir.
Olayların ilk günlerinde sessiz kalanlar, olaylar dinince yine sığınmacı aşklarıyla ortalığa düştü. Bu zevattan birileri de çıkmış olayların ardından "Suriyeliler Kayseri'yi terk ediyor, fabrikalar çalışmaz hâlde" diyerek yaygara koparıyorlar. Kaç Suriyeli gitmiş? Sayıyı nereden biliyorsunuz? Hangi fabrikalar kapanmış Kayseri'de? Bu safsatayı uydururken Kayseri'nin ticaret verilerine bakmayı akıl ettiniz mi?
Velev ki dediğiniz gibi olsun, Kayseri ekonomisi ve bu şehri Suriyeliler mi kurdu ki bu şehir yıkılacak? Asırlardır kendi ayakları üzerinde bu şehir Suriyelilerin gidişi ile mi batacak?
Bunlara kalırsa topraklarındaki mültecileri Ruanda veya Ermenistan'a göndermeyi tasarlayan İngiltere ekonomisinden vazgeçmiş.
İki gün önce 101. yıl dönümü olan Lozan Anlaşması ile ilgili hatırlarsanız toplumda bir sürü tezviratlar dolanırdı. Sözde "Lozan'la gelen 100 yıllık petrol arama yasağı ve madenlerin çıkarılması için yasaklar kalkacak" dedikodusu başta gelirdi. Kimse Türk'ün dünyaya başkaldırışını, bağımsızlığını söke söke alışının 100. yılını değil de bu deli saçmalarını konuşurdu. Görünen o ki boşluğu gören aklıevveller insanların algılarını değiştirmek için bu tür yalanlara devam edecektir.
Diğer Makaleler
Yazarlar
