“Türkiye aday ülke değil, vazgeçilmez bir müttefik olmalı”

AK Parti Kayseri Milletvekili Murat Cahid Cıngı Strazburg’da gerçekleşen Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu’nda Türkiye’yi temsil ettiği konuşmada; Türkiye’nin Balkanlar ve Orta Asya’daki ilişkilerinin AB’nin bölgedeki etkisini artırma stratejisiyle örtüştüğünü vurguladı. Özellikle Orta Asya’daki Türkçe konuşan ülkelerle yürütülen aktif ilişkiler ve Türk Devletleri Teşkilatı içindeki liderliğin, bu anlamda güçlü bir temel sunduğunu ifade etti.

AK Parti Kayseri Milletvekili TBMM AB Uyum Komisyonu ve Türkiye-AB KArma Parlamento Komisyonu Üyesi Murat Cahid CINGI, Strazburg’da gerçekleşen Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu’nun 81. Toplantısında Türkiye’yi temsilen bir konuşma gerçekleştirdi. 

Konuşmasında Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) genişleme sürecindeki vazgeçilmez rolünü vurgulayan Cıngı, Türkiye’nin ekonomik, jeopolitik ve kültürel dinamikleriyle AB’ye önemli katkılar sunduğunu ifade etti.

Cıngı, Türkiye’nin Balkanlar ve Asya’daki zorluklar ve fırsatlar karşısındaki kilit ortaklık rolünü hatırlatarak, Türkiye’nin proaktif dış politikası, güçlü ekonomik bağları ve derin tarihi ilişkileriyle AB’nin genişleme hedeflerini destekleyen benzersiz bir konuma sahip olduğunu belirtti. Türkiye’nin Balkanlar ve Asya ülkeleriyle yürüttüğü serbest ticaret anlaşmaları, enerji boru hatları projeleri ve Orta Koridor gibi kıtalararası ulaşım yatırımlarına dikkat çeken Cıngı, bu projelerin AB’nin bağlantısallık hedefleriyle uyum içinde olduğunu söyledi.

Türkiye’nin sadece ekonomik alanda değil, barış ve istikrarın inşasında da önemli bir rol oynadığını dile getiren CINGI, Balkanlar’daki çatışmalarda üstlenilen arabuluculuk misyonlarına ve NATO barış misyonlarına yapılan katkılara vurgu yaptı. Türkiye’nin bu çabalarının ortak Avrupa değerleriyle örtüştüğünü ifade eden Cıngı, bölgesel istikrarın sağlanmasında Türkiye’nin sarsılmaz bir taahhütte bulunduğunu belirtti.

Kültürel ve tarihi bağlara da değinen Cıngı, Türkiye’nin Balkanlar ve Orta Asya’daki ilişkilerinin AB’nin bölgedeki etkisini artırma stratejisiyle örtüştüğünü vurguladı. Özellikle Orta Asya’daki Türkçe konuşan ülkelerle yürütülen aktif ilişkiler ve Türk Devletleri Teşkilatı içindeki liderliğin, bu anlamda güçlü bir temel sunduğunu ifade etti.

Konuşmasının sonunda, Türkiye’nin AB üyelik sürecinde adil bir değerlendirme yapılması gerektiğini dile getiren Cıngı, Türkiye’nin yalnızca bir aday ülke değil, aynı zamanda stratejik bir ortak ve müttefik olarak görülmesinin önemini vurguladı. AB’nin Türkiye ile iş birliğini güçlendirmesi durumunda genişleme sürecinin daha kapsayıcı, bağlantılı ve dayanıklı bir yapıya kavuşacağını belirten Cıngı, “Gelin, Türkiye ve AB’nin el ele çalıştığı, Balkanlar, Asya ve ötesinde refah ve istikrarı teşvik ettiği bir geleceği birlikte inşa edelim” ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı.

Diğer Haberler