Tarihe tanıklık eden enstitü

Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesinde 1938 yılında eğitmen kursu olarak açılan ve çeşitli değişikliklere rağmen 66 yıl boyunca öğretmen yetiştiren Pazarören Köy Enstitüsü'nün kaderine terk edilen binaları tarihe tanıklık ediyor. Geçmişte 110 dönümlük araziye yapılan tarihi enstitüden geriye kullanılmayan tarihi okul, öğretmen lokali, bakım atölyeleri, sinema ve spor salonu bulunuyor. Köy Enstitüsü öğrencilerinin kullandığı kayak takımlarından tarım aletlerine kadar çok sayıda eşya şu anda Pazarören Anadolu Lisesi'nin yönetim binası girişindeki küçük müzede sergileniyor.

Pazarören Köy Enstitüsü, 1938 yılında eğitmen kursu olarak açıldıktan sonra çevre illerden gelen öğrencileri mezun edip, köy okullarına öğretmen olarak gönderdi. 1939 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Ali Yücel ile İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç'un hazırladıkları kanun doğrultusunda köy enstitüsü, eğitim ve öğretime 1954 yılına kadar devam etti. 1954 yılında enstitünün ismi Mimar Sinan Öğretmen Okulu olarak değiştirildi. Bu okulda 1975 yılına kadar ülkenin ihtiyacı olan öğretmen yetiştirildi. 1975 yılında ise bu okullar Öğretmen Lisesi adını aldı. 2013-2014 eğitim öğretim yılından itibaren öğretmen liselerinin misyonunu tamamlaması ile birlikte enstitü, Pazarören Anadolu Lisesi ve Çok Programlı Lisesi adını aldı.

Okul, geçmişten aldığı mirası zor da olsa ayakta tutmaya çalışıyor. 110 dönümlük araziye yapılan tarihi enstitü bünyesinde, kurulduğu ilk yıllarda birçok öğretmen yetiştiren tarihi okul binası, öğretmen lokali, bakım atölyeleri, sinema ve spor salonu hala ayakta. Yıkılma riski nedeniyle kullanılmayan tarihi binalar, geçmişe tanıklık ediyor. Köy Enstitüsü öğrencilerinin kullandığı kayak takımlarından tarım aletlerine kadar çok sayıda eşya ise şu anda Pazarören Anadolu Lisesi'nin yönetim binası girişindeki müzede sergileniyor.



'MEZUN OLANLAR KÖY ÖĞRETMENİ OLARAK ÇALIŞIRLARDI'

Okul Müdürü Hayrettin Acet, "Köy enstitüleri ülkemizde 1938 ile 1943 yılları arasında 21 tane kurulmuş. Buraya gelen öğrenciler, köy çocukları. Yani köylerden zeki ve çevik çocuklar seçilip, burada eğitim verilirmiş. Burada o dönem her öğrenci 6 yıl eğitim alırmış. Burada öğretilen meslek sadece öğretmenlik üstüne değil. İşte marangozhanede marangozluk eğitimi, okulun çiftliğinde hayvancılık eğitimi, müzik ve sağlık alanında eğitimler alırlardı. Buradan mezun olduktan sonra yine köylerde köy öğretmeni olarak çalışırlardı. Yani gittiği köyde sadece öğretmen değil, o köyün sağlıkçısı, ziraatçisi, mühendisi olurlarmış. Bu işlevlerin tümünü yerine getiriyorlardı" şeklinde konuştu.

'BİNALAR TESCİLLENDİ'

Okulun 110 dönümlük arazi üzerine kurulduğunu kaydeden Hacet, "Köy enstitüsünden kalan binalar koruma altına alındı. Restorasyon çalışmalarıyla ilgili projesi yapıldı. Binalar tescillendi. Şu anda restorasyona hazır. Şu anda biz köy enstitüsünden kalma binaları çok fazla kullanamıyoruz. Neden? Çünkü yıkılma riski var. Öğrencilerimiz için risk teşkil ediyor. Sadece 1970'li yıllarda yapılan idari, pansiyon ve yönetim binası kullanılıyor" dedi.

Diğer Haberler